TARİH SAYFANIZ

Sizi bilgiye ulaştıran adres

3 Ocak 2017 Salı

'Kayserililer Ermeni İddiası Yalanı'

   Kayseri uzun yıllardır tarihe ev sahibi yapan şehirler arasında gelmektedir. Gerek coğrafi konum itibariyle Anadolu’nun ortasında yer alması, gerekse Hititlere kadar dayanan bir ticaret merkezi olması nedeniyle önemli bir şehir olarak bilinmektedir. Özellikle kervansarayların Kayseri üzerinde kurulması ticaretin önemli merkezlerinden biri olmasının da en büyük kanıtlarından biridir. Kayseri ticaret merkezi olması ile birlikte birçok medeniyetten insanların ortak buluşma noktası olmuştur. Kayseri’de Türk’ü, Rum’u, Ermenisi bir arada yaşıyordu.
  Kayseri’de eskiden beri yaşayan Kayserililer de bunu doğrulamaktadır. Yıllardır Kayseri’de yaşayan ailem, akrabalarım ve tanıdıklarım, Kayseri’de Ermenilerin yaşadığını, özellikle Talas ilçesinde Ermenilerin daha çok yer aldığını söylediler. Aynı mahallede yaşadıkları Rum ve Ermeni ailelerin olduklarını, Ermenilerin ticaret ve çeşitli meslek dalları ile uğraşmalarından dolayı gelir seviyelerinin de yüksek olduğunu anlattılar. Peki bu ‘Kayserililer Ermenidir’ iddiası nereden geldi diye sorduğumda bu soruyu nereden geldiğini bilmediklerini vurgulayarak, Kayserililerin Ermeni kökenli olduklarını da kesinlikle reddettiler. Bir büyüğüm bana kendisinin ve babasının yaşadıklarını şöyle anlattı: “Kayseri’de Ermeni ve Rum kökenli aileler yaşıyordu. Ben küçükken mahallemizde yaşayan bir Ermeni ölmüştü. Arkadaşlarımla toplanıp cenazeyi görmeye gitmiştik. Cenaze evlerinin bahçesinde kıyafetleri giydirilmiş bir vaziyette bir tabutun içinde yatırılmıştı. O günü hiç unutmuyorum. Daha sonraları yaşımız büyünce hep dedem ve babam 1915’de Tehcir Kanunu'nun çıkmasıyla at ve eşeklere bindirerek askerlerle birlikte Kayseri'nin çıkışında olan Boğaz Köprüsü’ne kadar götürdüklerini anlatırdı. Tehcir Kanunu’nun çıkmasından dolayı Kayseri’de çok az sayıda Ermeni kalmıştı. Kalanlarda Kayseri’den evlenen kızlardı. Onlarında Ermeni kızları olduklarını bilirdik. Hasta ve yaşlı olanlarda bu tehcire tabii tutulmamıştı. Tehcir sırasında Kayseri’de Ermeniler ile Türkler arasında bir çatışmanın çıktığını hiç duymadım. Kayseri’de yaşayan halk ve askerler Ermenileri sadece şehir dışına taşımıştı.” Peki neredeydi bu soykırım iddiası? Aslında ortada bir soykırım yoktu. Var olan Türklerin üzerine atılan bir soykırım iddiasıydı. Eğer Türkler bir soykırım yapsalardı bütün Ermeni halkını öldürerek, toplu mezarlara görmerledi. Tıpkı Ermenilerin Türklere yaptığı gibi. Aslında kendi yaptıklarının üstünü yalanlarla örtmeye çalışan Ermeniler, böyle bir iftirayı da atmaktan çekinmemiştir. Eğer Türkler Ermenilere bir mezalim uygulasalardı onları ülke dışına zor şartlar altında asla taşımaz ve onların kızlarıyla asla evlenmezlerdi.

                       Osmanlı Devlet'inde Tehcir edilen Ermenilere Dair Görseller







                          1915 Ermeni Tehciri videoda kısaca anlatılmaktadır.




  Peki nereden gelmişti Kayserililer Ermenidir iddiası? Türklerin Ermenilere yaptığı soykırım kadar yalandır aslında. Dedelerinin Kayseri’de bir süre yaşadıkları topraklarda hak iddia etmek için Osmanlı belgelerini arasında yer alan tapu belgelerini satın almak için yüksek miktarda para talep eden Ermeniler, belgeleri almak için çok uğraşmış ama satın alamamışlardır. Türklerin arkasından vuran Ermenilerin, Kayserililer Ermenidir yalanını uydurmaktan da çekinmeyeceklerdir. Bu yalana inananlar ise, Kayserililer Ermeni ise neden 1915’de Tehcir’e tabii tutulmamış diye sorgulamamış ve Kayserililer Ermenidir yaftası yapıştırmışlardır. Beyliklerin, Selçukluların ve Osmanlıların hüküm sürdüğü Kayseri’nin aslında hepsinin Ermeni olduğu imajı oluşturmasının sebebi aşikardır. Bu yalana inananlar ise kendilerini kandırarak Osmanlı toprağı olan Kayseri’yi Ermeni toprağı olarak görmeye hazırlanan ve Türklerin de Ermenilere soykırım uyguladıklarını bütün milletlere kabul ettirmeye çalışan Ermenilerin ekmeğine yağ sürmektedir. Osmanlı arşiv belgelerini ortaya koyan araştırmacılara inanmayan Ermeniler, neden tapu kayıtlarını almak için uğraşıyorlar sorusunun cevabı ise tarihimizde yatmaktadır.
  Türkiye’yi ele geçirmek isteyen dış güçlerin piyonu olan Ermeniler, Türklerden intikam almak için yalanlar söylemeye ve oyunlarını sürdürmeye devam edeceklerdir. Bizlere düşen görev ise bu yalanlara inanmayıp, gerçekleri gün yüzüne çıkartarak, insanları bilinçlendirmeye çalışmaktır.
                                                                                                                                                                     Şeyda KİRAZOĞLU 
                                                                                     
                              

0 yorum:

Yorum Gönder